eger yapmadiysaniz, kiralama fiyatlari icin havalimanini es gecin. Mumkunse sehir ici ofislerden kiralayin. Havalimaninda ekstra vergi ve cesitli ucretler biniyor arac kirasinin uzerine. Sehir icerisinde ayni firmadan neredeyse yari fiyatina alabilirsiniz ayni araci. En azindan Valencia ve Barcelona'da bu sekildeydi.

Eger farkli sehirlere gitmeyi ya da bulundugunuz sehrin cevresini de gormeyi planliyorsaniz arac kiralamak buyuk rahatlik. Ama derseniz ki ben sehre kapagi atayim, sehir icinde takilirim, trenle gitmek daha mantikli.

Ben gold car'dan kiralamistim, herhangi bir sorun yasamadim.

yurtdışı sayılırsa eğer yunan adalarından birinde kiralamıştım.
ne trafikte ne park ederken sorun olmadı.
çok da rahat oldu.
halihazırda burada şoförlüğünüz varsa trafik becerisi noktasında çok sorun yaşamazsınız.

hatalı park şu bu konulara dikkat etmek lazım tabi. sorun yaşayacağınızı düşünmüyorum.

internetten online kiralamak daha uygun maliyetli olabilir ofisten kiralamaktan.

skyscanner, booking gibi sitelerin araba kiralama bölümleri de var.

yurtdışında onlarca kez araç kiraladım. özellikle italya'da park, restricted area vs biraz sorun ama ispanya biraz daha rahat, bir kere araç kiraladım orda. araç kiralamada mutlaka iyi şirket ve full insurance ile yapın. ceza yediğim oldu, ödemedim. ama sonradan ihtarname geldi, bir park cezası için italya'daki bir belediye 2 sene sonra türkiye'den bir avukatlık bürosu tuttu, faiziyle ödemek zorunda kaldım.

bence gözünüzde büyütülecek bir şey yok ama dikkatli olmakta, otoparklı otellerde konaklamakta fayda var. ben turistik gittiğimde tren opsiyonunu tercih ediyorum, yiyorum içiyorum uyuyorum vs daha keyifli oluyor. sırtımda araba taşımıyorum. şehirler zaten küçük, istasyondan atla taksiye devam, daha rahat oluyor. taksi sorunu zaten yok avrupa'da.

geçen yaz ilk defa yurtdışında bir yaz tatilini araba kiralayarak yaptık ve tatilin kalitesi inanılmaz yükseldi. kesinlikle tavsiye ederim. hatta mümkünse bir şehirde beş gün kalmaktansa her şehirde ikişer gün kalıp daha fazla yer gezin. biz tüm güney fransayı on günde bu şekilde dolaştık, çok rahat ve zevkli oldu.

biz enterprise'dan kiraladık ve hiçbir sorun yaşamadık. hatta b sınıfı araç kiraladım, ellerinde olmadığı için aynı fiyata b-suv verdiler. çok konforlu oldu.

park konusuna gelince, her ülkenin park için uygulaması oluyor. o uygulamayı bulun ve indirin. kredi kartınıza bağlayın. o uygulamalardan park edeceğiniz bölgenin ücretsiz mi ücretli mi olduğunu da görebilirsiniz.

havalimanından araba kiralamayın +1
hem daha pahalı oluyor, hem de alırken ve teslim ederken çok bekliyorsunuz. havalimanından araba kiralamak genellikle stresli bir iştir, tavsiye etmem.

büyütmüyorsunuz, yurt dışında yaptırımlar çok fazla.

önemli olan araba kullanmak değil, trafik kurallarına uymak.

mesela sağ şeride geçeceksiniz, öyle sağa sinyal verdim sağa geçiyorum diye bir şey yok orada. sağ şerit müsait olmalı, oradaki aracın takip mesafesine giremezsiniz, kimse sizin yüzünden fren yapmamalı. aksi takdirde şerit değiştiremezsiniz.

akdenik ülkeleri belki trafik kurallarında daha esnektir ama almanya ve iskandinav ülkelerinde en ufak hatayı affetmiyorlar. dalgınlığıma geldi diye bir şey savunma kesinlikle yok.

ben danimarkda bisiklet kiralamıştım, bisiklet yolunda kavşaktan dönerken şeritleri karıştırdım yanlış yere dönmüşüm. arkamdaki araç bana çok uzun süreli korna basmıştı. belki araç olsam ceza yemiştim. dikkatli olun yani

ben her daim vw golf seçerim. ama yeni pejo 308 kasa olarak şu an piyasanın en yakışıklısı. japon araçları sıkıntısızlığı ile meşhur ben almancıyım.

Konum neresi? Resale değerine bakın derim. Bir de araçları denemeden almayın. Hepsini deneyin hangisi iyi hissettirirse oradan ilerlersiniz. İlk 3 seçenek ideal görünüyor. VW golf yerine mazda daha sıcak geliyor bana eski bir golf kullanıcısı olarak. Mazda hem donanımsal açıdan hem de güvenilirlik açısından kafa rahat bir şekilde gidilebilecek bir seçenek.

en önemli kriteri yazmamışsın. otomatik mi manuel mi?

otomatiğe göre cevap vereyim.

sana tavsiyem vw grubu ve dsg’den uzak dur. skoda da aynı grubun arabası, onu da ele. dsg'nin kötü şöhretinden haberdar değilsen internette ya da sözlükte dsg'yi ve genel olarak dct'yi biraz araştır derim.

saydığın markalar arasında en iyisi açık ara mazda ama türkiye’de değilsin sanırım. çünkü mazda türkiye’den çekildi diye biliyorum. yurt dışındaysan ve yaşadığın ülkede mazda'nın ikinci el piyasası varsa cevap kesinlikle mazda. şanzımanı cvt olan herhangi bir modeli olabilir.

toyota ve honda'ya da bak.

Belirtmeyi unuttuklarim:
1- Yurtdisinda yasiyorum (Prag)
2- Tercihim Manuel vites
3- limitim 20k euro ve daha yukari cikmayi dusunmuyorum. O yuzden yeni kasa 308 biraz ihtimal disi. Ancak dusuk km 2022 modelleri 20k civarina mevcut. Yine de fransiz arabalarina karsi bir antipatim var, memleketlerinden oturu de olabilir, bilemedim.

VW golf her zaman gideri olan guvenilir bir arac. Bagaj hacmi ve arka koltuk alani da mazda'lardan daha iyi ancak benim icin belirleyici kriter degiller cunku tek yasiyorum ve arada 1-2 arkadasla beraber kisa yolculuklara cikiyorum.

Toyota tasarim konusunda biraz kaybediyor gozumde. Honda arac pek gormuyorum burada, ikinci el sayfalarinda da fazla ilan yok. O yuzden degerlendirmeye hic almadim.

manuelse vw de olur mazda da olur. ama vw hem servis ağı hem ikinci el pazarının büyüklüğü ile daha avantajlı.

hangisi daha çok hoşuna gidiyorsa onu al. ama manuelde benim birinci tercihim golf olurdu sanki.

Avrupada fiesta çok tutuyordu onun yerini opel corsa aldı herhalde

Fiesta, focus araclarina biraz temkinli yaklasiyorum. Sehir icinde uygun olsalar da 1.0 ecoboost motorundan zevk alamadim. Tamam, oldukca ekonomikler sehir icerisinde ama uzun yollarda yada yokusta tam bir iskence.

Ayni aralikta opel mokka ve astra secenekleri var ancak Opel'den ziyade tercihimi VW'den yana kullanirim.

Abi mazda'da yanında servis var mı bak, misal Fransa'da mazda servisleri bana uzak vs ford dedigimde şehirde 3 tane resmi ford servisi var misal.
Bu içlerinde en sorunsuzu mazdalar olacak her seyiyle. Yalnız mazda 3 için arka cam görüşü kötü diye çok duydum aklında olsun.

Mazda ben hastasiyim. Iç kalitesi, minimalist dizayn ve motor/vites sorunsuzlugu çok önemli. Ama servis olayına gerçekten bak, sonra 1 saat araba kullanmak zorunda kalma :( ama Prag demissin, vardir heralde büyük şehir.

Servis konusu sorun degil prag icerisinde. O konuda hangi araci alirsam alayim sorun yasamam. Mazda servisi de yaklasik 10 dk mesafede evime.

O zaman mazda'yi kendisi de isteyen biri olarak mazda al :( golf belediye dağıtılan bir araba ama mazda has irkek arabası.

cx-30 test surusu yapmistik almak icin, arkasi cok dar, suv gibi bir havasi olsa da mazda 3 ten daha basik ve bogucu.
Bende su an 2015 mazda 3 var, tasarimi her ne kadar guzel gorunse de biraz iceriye ses aliyor ve ic malzemesi reno-fiat kalitesinde. Distan guzel, mekanik saglam, ama konfor vw e gore daha dusuk olacaktir. Surus zevki iyi ama sanirim golf un daha iyidir. Masraf yapmasin konfor cok onemli degil diyorsaniz mazda olabilir, zaten dusuk kilometre alacaksiniz sanirim, golf de iyi secenek, dusunulebilir. Ikisine de gidin bakin kullanin test surusunden sonra birisi on plana cikacaktir.

avrupa'dasin belli ki. mazda yapistir gec. cok guzel arabadir.

prag'da isem mazda 3 veya cx 30 alırdım.

Golf ve mazdalar için bir test sürüşü ayarlayacağım. niyetim en başından bu şekildeydi, sayenizde yaklaşımımı doğrulamış oldum. Gönlüm mazda’dan yana ama deneyip göreyim bakalım. Teşekkürler

mazdayi severim, tek negatifi cabuk paslanmasi.
tuz kullanilan bir ulkede almamak lazim, orda yollara tuz atiyorlar mi bilmiyorum.
atmiyorlarsa mazda 3 bence golf'u gecer.
golf alinacaksa bence gti olmali, gti imkani varsa o zaman golf derim.
butce problemi yoksa hyundai/kia bunlara bulasilmaz.

Banka hangisi QNB mi

Evet QNB.

döviz işlemlerinde komisyon var. özelikle mesai saatleri dışında yaparsan bu fark daha da artıyor. kur alış satış farklı fazla oluyor.

tavsiyem dolar-euro için döviz ekstresi kullanman ve mümkün olduğunca mesai saatlerinde işlem yapman. bende de tam tersi olmuştu mesela iade tutarı fazla olmuştu kur farkı yüzünden.

bankalar döviz ile ödeme işlerinde %3 civarı bir fark alırlar daima. Türkiye'den bile 100 USD ile ödeme yaparsanız, ekstrenizde 103 USD görürsünüz. Mesai saatleri dışında bu fark %6'ya kadar çıkar.

Bütün işlemleri mesai saatleri içerisinde yaptım. Benzer durum geçen ay da başıma gelmiş ve tekrar iletişime geçmiştim, birkaç gün sonra kur oranı olduğunun %1 fazlası olacak şekilde güncellenmiş ve aradaki fark tarafıma iade edilmişti.

Bugün olan satın alma/iade olayı bambaşka bir boyuta ulaştırdı konuyu. Bu kur farkıyla açıklanacak bir olay değil bana kalırsa.

Ayrıca mytip üzerinde yabancı kur üzerinden değil direkt TL cinsiden alışveriş yaptım.

Mytrip size tl gösterip arka planda döviz üzerinden işlem yapıyor olabilir.

Genelde hesap kesim tarihindeki kurdan cevriliyor ödenecek meblağ o yüzden kur sürekli arttığını için farklılık meydana geliyor

Ayrıca komisyon bedeli de oluyor maalesef

şu linkleri bir deneyebilirsiniz.

www.turkiye.gov.tr

vatandasilam.yargitay.gov.tr

vatandasilam.yargitay.gov.tr

uyap vatandaşta, yerel mahkeme dosyasının haricinde bir de yargıtay bölümü olması lazım. yerel mahkemede gözükmese de yargıtay bölümünde gözükmeli.

hala gözükmüyorsa, yarın yerel mahkemeyi arayarak bilgi alabilirsiniz. bir de ocak ayında verilmişse aslında tebligat yapılması gerekirdi bunca sürede.

Belirttiğiniz linkleri kontrol ettim. Dava hala açık görünüyor. Ancak SMS sorgusu yaptığımda temyiz sonucu "onandı" olarak görünüyor.


xxxx nolu dosyada 26/01/2022 tarihinde temyiz sonucu dönmüştür karar sonucu onama.

Yarın yerel mahkeme ile iletişime geçmeye çalışırım. Teşekkürler cevabınız için.

yargıtay ilamları verildikten bir kaç ay sonra tebligatlar falan yapılıyor. onama çıkmışsa ilk derece mahkemesinin karar onanmış demektir

Canan Karatay kalori hesabıyla kilo verilmez der. Doğrudur. Ben de yaptım olmadı mesela. Protein yüksek yağ ve karbonhidrat çok düşük olan diyetler böbrekleri çok yorar ve gut hastalığına yol açabilir, bünyende neler olup bittiğini bilemezsin.

Öncelikle dengeli ve sağlıklı beslenmelisin, gece uykusunu en doğru şekilde uyumayı, güneş ışığını bolca almayı, günlük 2.5 litre suyu içmeyi öncelik sırasına almalısın. Ayrıca günlük sporunu yapman lazım. Ancak bundan sonra mesela ekmeği, nişastayı, meyveyi, belki biraz yağı azaltmaya başlayabilirsin. Vücudunu dinle, ihtiyaçlarını sana söyler. D vitaminin de önemli, eksikliğinde kilo vermek zorlaşıyor. Magnezyum için de aynı şey geçerli. Aklı başında bir dahiliyeci bulursan onunla çalış derim.

merhaba, normal alınması gereken kalori miktarını 2500 gibi düşünmeyin lütfen. 155 boyunda ve 49 kiloyum, ben 2500 kalori alırsam zap diye 1 ay içinde yuvarlanmaya başlarım. 2016'dan geçtiğimiz haziran sonuna kadar 1200 kaloriyle beslendim. tüm yediklerimi tartıyor (iş yerinde bile) ve kalori hesaplaması yapıyordum. ilk başladığımda sistemi oturtmak çok zor geldi çünkü çok angarya resmen. ama alıştıktan sonra senelerce hiç zorlanmadım. karantina, depresyon, hareketsizlik vs. oldukça ben de zorlanan psikolojimi en azından yemek açısından rahat bıraktım haziran itibariyle ama biliyorum ki bugün başlamak istesem saniyesinde geri dönebileceğim bir sistem.

ben spor yapmadığım ve hep buna üşendiğim için boğazımı tutmayı seçtim. ve ben makro saymıyordum, çok hayvansal protein tüketen birisi değilim, sağlıksız olsa da onun peşine düşmüyordum. ve herrr şeyi yiyordum. bu şekilde 60ları gördüğüm kilomdan 44'e kadar düştüm. mesela canım tatlı mı istiyor, yiyordum ve diyelim 500 kalori mi yediğim tatlı, akşama kadar kalacak olan 700 kalorimin bilincinde oluyordum. biraz "bunu ne kadar istiyorum?" sorusunu sorduruyor insana. eğer öğlen o pastayı yersen akşam evdeki yemekten az yemem gerektiğini hatta belki doymadan kalkacağımı biliyor ona göre seçim yapıyordum. psikolojik olarak da her şeyi yiyebilmek ama yine de kilo vermek çok tatmin edici oluyor. artık bu bir diyet, kilo verme çabasından çok yaşam tarzı haline geliyor. normalde az yediğini düşündüğün günlerde bile nasıl kaçırdığını anlamaya da inanılmaz yardımcı oluyor. 2 kaşık fazla bile cart diye kaloriyi arttırıyor ama tartmadan, hesaplamadan yediğinde sana normal geliyor. çok disiplin gerektiriyor gibi görünebilir bu arada ama bir süre sonra normalin bu oluyor ve ben hiç disiplinli bir insan değilim :D

ben çok hızlı kilo alıyorum, inanılmaz eğilimim var ve sadece bu şekilde kontrol altında tutabiliyorum.

@1bir1bir1 Cevabınız için teşekkürler.
Öncelikle günlük olarak spor yapmaya gayret ediyorum. Her gün en az yarım saatlik koşu, 2 günde bir şınav ve mekik gibi evde yapılabilecek hareketlerle kendimi dinç tutmaya çalışıyorum.(home workout isimli uygulama ile) Uyku düzeni biraz problemli ancak onun haricinde günlük 2-2.5litre su içiyorum, sebze ve eti dengeli bir biçimde tüketmeye çalışıyorum. En azından mümkün olduğunca çeşitlendiriyorum menümü ve çeşitli meyveleri de çok olmamak kaydıyla tüketmeye gayret ediyorum.

Bu tarz bir beslenme düzenine geçmeden önce bir dahiliye uzmanına gittim ve herhangi bir hormonal sıkıntı olmadığını sadece daha hareketli yaşamam ve yediklerime dikkat etmem gerektiğini söyledi. Sorun şu ki kendimi zorlayıp aç kalıp az yemeye çalışmıyorum. Yine de günlük aldığım kalori miktarı gözüme epey düşük gözüktü. O yüzden bilen birileri çıkar diye sormak istedim.

@dedi ayca

172 boyunda 92 kiloya ulaşmış biri olarak ortalama miktar 2500civari diye geçiyor genelde. O yüzden bu rakamı baz alarak söylemiştim.

Aramızda ciddi bir bünye farkı olduğu ortada açıkçası :D Buna rağmen aynı miktarlarda kalori tuketimi gerçekleştiriyoruz. Şu anlık herhangi bir sorun hissetmiyorum, yalnızca bu şekilde devam etmek ne kadar doğru onu öğrenmek istemiştim. Olabildiğince dengeli bir biçimde devam etmeye çalışacağım. Bir sorun hissetmediğim sürece devam edebilirim gibi duruyor çünkü zorlanmıyorum. Demek ki bu miktara yaşanabiliyormuş diyorum kendime. Öncesinde bozuk bir beslenme düzeni yüksek kalorili bol miktarda besinlerle kendimi fena salmışım.

@mry gc o zaman bu durumda olması gerekenden az kalori alıyorsunuz. bence basit hesaplama (bmi calculator falan yazarak) sitelerinden doğru kalori miktarını saptayın.

1200 o kilolardaki erkek birey için çok az. benim eşim 178'e 80 kilo falandı ve 2000 kalori alıyordu eğer uydurmuyorsam. spor vs. varsa bu kadar düşük kalori bünyede "ÖLÜYOZ GALİBA BİZ YAĞ FALAN YAKMAYALIM DA DÜŞÜP KALMASIN BİR YERDE BU KEKO" yankısı uyandırıyor. kilo vermek daha zor bir hale gelebilir yani

ben 175 boy 71 kilo her gün spor yapan biri olarak ve kilo vermek isteyen biri olarak 2500 alıyorum www.calculator.net bu tarz sitelerden hesapladım.
1500 kalori alıyordum bir ara ve kilo vermiştim. sağlıksızdı tabi.olması gerekenden çok az alıyordum

zig zag kalori yapıyordum bir ara da o da güzeldi www.hcplive.com:~:text=Also%20known%20as%20alternate%20day,needs%20on%20the%20fast%20day. 1 gün 3000 bi gün 2000 kalori alıp haftalık bir toplama ulaşmaya çalışıyordum

öncelikle tdee değerini hesaplaman lazım. sağlıklı kilo vermek için tdee değerinden 500 kalori az alman yeterli. 7000 kalori açık 1 kilo vermeye eşit olduğu söyleniyor. sporla uğraşıyor ve kas kaybı yaşamak istemiyorsan kilon*2 ya da kilon*2,2 gr protein almak gerekli.

her şeyin başında mutfak tartısı çok önemli. makro hesaplayıp yemeli.

Uzun süreli aynı kalori ile devam edip alman gereken kaloriden ciddi düzeyde daha az almaya devam edersen günlük bazal metabolizma hızını yavaslatip aradaki farkı gitgide vücut kapatacak ve kilo vermen duracaktır bir düzeyde ve sen daha fazla kalori kısıtlamasına gidemeyeceksin ve istediğin kiloya ya da forma da gelmemiş olacaksın, normale dönmeye çalıştığında da kilo almaya başlayacaksin haliyle normale dönene dek, bu süreçte ciddi hormonal bozukluklar da olabilir, genellestirme yapmak zor gerçekten bazı ortak noktalar haricinde, herkesin ayrı bir serüveni var, kısacası sözgelimi 20 yıl robot gibi bu performansı sergilemeyecegin ve dönüşüme maruz kalacagin için pek sağlıklı durmuyor.

1-2 gün? biraz yorulmaya değmez gibi değil mi?

yazdığınız yerleri hiç bilmediğim için bir şey diyemiyorum;
ama ben olsam 1-2 günlüğüne de gitsem içimde kalmıcak, yarım kalmış hissettirmicek olan bir yer seçerdim. çünkü hiç uyumayayım aman sabahlar olmasın deseniz bile tadı damağınızda kalcak ona göre seçmezseniz.

Trabzon yaylaları.

samsun-ordu-trabzon: buralar buz gibi olur :/ hic bulasma.

lefkosa derdim, amac ne bilmiyorum ama gidilebilitesi olan tek yer burasi gibi bunlar arasindan.

o tarihlerde trabzon aşırı soğuk olacaktır. aşırıdan kastım eğer trabzonun asıl güzel olan kısımları için geçerli. çünkü eğer sümela tarafına gidecek olursanız muhtemelen kar altında olacaktır. yayla yolları ise kapalı olabilir, en fazla ziganaya çıkabilirsiniz ki bence gitmenin anlamı yok pek. sadece şehir merkezi civarında kalabilirsiniz. gerçi uzungölü tavsiye edebilirim o tarihte. 1m kar varken dahi yollar açıktı. yaza göre çok daha güzel bir ortam oluyor, etraftaki beton yığınını görmediğin için. gittiğim yıl gölün kabaca %60'ı donmuştu ve mükemmel bir görüntüydü. onun haricinde karlı yağmurlu çamurlu günler geçirmek istemiyorsanız güney illerini tavsiye ederim.

trabzon yaylaları derken saçmalamışım, dalgınlığa gelmiş. ocak ayında trabzon'a, hele yaylalara hiç gidilmez arkadaşların da dediği gibi :)

ay ben o ekşiliğe bayılıyorum :D hamileyimde hayatımda ilk defa bu kadar çok kivi yedim.

ekşi kivi dünyada en sevdiğim meyve sanırım. zaten tatlı meyvelerden nefret ederim(karpuz, kavun, kırmızı elma vs) ekşi meyvelere bayılırım (kivi, hafif ham mandalina, portakal, greyfurt ve yazın ilk dönemindeki sert şeftali). tatlı kivi çok çirkin bi şey bence yumuşak oluyor falan hiç beğenmiyorum.

Tatlanmasını istersen elma, portakal gibi meyvelerin yanında bir süre beklet.

Ben de böyle düşünüyorum. İthal kiviler daha lezzetli ve tatlıydı.

Ben begeniyorum migrostan aldiklarim hep guzel cikti.

trabzon'da kendimize yetecek kadar kivi üretiyoruz. bana kalırsa diğer kiviler arasında pek bir fark olmuyor yeterince olgunlaşması beklenirse. Hatta ekşi sever biri olarak fazlasıyla tatlı olduğu için yiyemediğim kiviler de oluyor. Büyük ihtimal ithal kiviler gelip pazara girene kadar daha uzun süre olgunlaşma fırsatı buluyorlar. dalından koparıldığında bitmiyor olgunlaşma süreci yani. ancak onların aksine karadeniz kivisinin böyle bir derdi yok, kısa sürede piyasada oluyor. Arkadaşın da belirtiği gibi eğer kivileri elmalarla aynı yere koyarsanız birkaç gün içinde olgunlaşıp tatlandığını görebilirsiniz. yanlış hatırlamıyorsam kokulu elmaların yanında daha çabuk olgunlaşıyorlardı. o elmalardan salınan bir hormon olgunlaşma süreci etkiliyordu.

etilen o hormonun adı, meyvelerin olgunlaşmasını sağlıyor

Evet bende de gitmiş hem mobilde hem bilgisayarda bağlantı bulamamış gibi davranıyor :/

Sitede şöyle bir görsel var. Küresel bir sıkıntı anlaşılan :/ i.hizliresim.com

Sanirim 180 TL'ye almistim.

Evet ben de şubat civarı 180 liraya almıştım kipa'dan. Ondan sonra da bulamadım başka yerlerde. Pek sık rastlanmıyor sanırım. üzerine zam geldi mi haberim yok.

Çok teşekkürler, peki tam olarak kur farkından güncel fiyattan haberi olan var mı?

mesela gerçekten ağlarken konuşmaya çalışırsanız da uzun hava gibi çıkar o sözler. bence beyin aradaki farktan bihaber. ya da bana öyle geliyor bilemedim.

ahahahahhahahha aynısı bende de oluyordu,( dalga geçerek uzun hava, normal şarkılarda da oluyordu.). ama uzun zamandır olmuyor. kendisi adına utanmak denen şey olabilir belki :D:D sızlama, yaşarma falan hep aynı :D

mümkün değil. koku dediğimiz şey bazı moleküllerin buruna gelerek sinirsel uyarılara çevrilmesi sonucu oluşan algıdır. yani maddesel bir durum. kaynak ise molekülleri saçtıkça daima eksilecektir. mesela yarılanma süresi diye birşey var kimyada. her madde milyon yıl da sürse parçalanıyor dönüşüyor vs. daimi olan birşey yok.

Bir taş görmüştüm antikacıda, japon bilmemne taşıymış. İçine kaynar su koyuyorsun ve koku veriyor. Bunun kokusu bitmez demişti adam, sen kaynar su koydukça kokuyormuş.

bende bir tespih var arabada duruyor, arap bi ülkeden gelmişti, 2-3 sene kokusu hiç gecmedi neredeyse, araba kokuyodu hep kapalı durdugu kabı acınca. 5 sene falan oldu hala kokuyo ama azaldı baya eskisi gibi degil. hangi maddeden uapıldıgını bilmiyorum.

bir kaç gün sürebiliyor hesaba geçme olayı

bankadan bankaya değişiyor. ben de iki gün önce iade istedim, ertesi günün hesap kesiminde para iade edilmişti. merak edecek bir durum yok.

buradanoraya.com iş görebilir belki hiç bilmeyen için. istanbulda hiç bulunmadığım için verimli ve doğru olarak çalışıyor mu bilmiyorum. denemekte fayda var.

trafiistanbul'dan bakın.

trafiistanbul +1

eminönünden bağcılar otobüslerine binceksin. ama binmeden hangisinin kanal d önünden geçtiğini sor, numara hatırlamıyorum.

teşekkürler herkese. trafiistanbul'a göre 78 nolu otobüsle kanal d'ye varıyorum ama hangi durakta ineceğim belirsiz. uygulamanın belirttiği durak ( basın sitesi ) iett'de mevcut değil! şaşırdım kaldım. bu noktadan itibaren bilgilendirme yapabilecek olan var mı?

80mi cevabı?

90 mı?

kafama takıldı ya :D çözemiyorum da bir türlü. cevabı bilsem ona doğru ilerlerim belki.

@ssyumusakg
BCD üçgeninde eşit açılar 5 derece 5 derece ayrılacak.

sonucu ben de bulamadım.

son kararım 85. başka olacağını sanmıyorum

Sanki etrafına çember çizsek çıkacak ama bakalım.

Edit: E taam işte C merkezli, BC ve CD yarıçaplı olacak şekilde bir çember çizin. Geldi sonuç.

90 çıktı kesin çözüm yayalım. muhtemelen 8 yıldır falan hiç geometri çözmemiştim doğruysa pek sevinicem

edit: sevinemedim

@üğpoıuy hiç x ve alfa ile uğraşmaya gerek yok. orada ikizkenar üçgen oluştuğu için zaten orada 60-x diye gösterdiğin yer 25 çıkıyor. diğer taraf da 25 olduğu için 110-25=85 çıkıyor.

sıradakini alalım :D

Cevap 85 gencler.

Cozum de su sekilde. abc acisindan alttan 60 derece yapacak sekilde bir dogru cikarin. O dogrunun ad'yi kestigi yere kadarki uzunlugunun ab'nin uzunluguna esit oldugunu goreceksiniz.

images1.westword.com

aslına bakarsan en kolayı çember çizmek. capitatum sağolsun çizmiş göndermiş. pratiklik sağlıyor çember. bence bi yanlışlık yok :D

Çember benim fikrimdi lütfen onu şey etmeyelim :D

yok valla ben baya unutmuşum geometriyi, soru geldiği vakit yaptım yaptım olmadı pes etmiştim.çemberle çözülüyormuş öğrenmiş oldum

ben anlamadım. çemberin ad doğrusu üzerinde TAM O NOKTADAN geçtiğini nereden biliyorsunuz? ya da o noktaya c den çizdiğiniz doğrunun 60 derece ile geldiğini nereden biliyorsunuz?

evet çember çözümünde sıkıntı var. fark etmemişim zamanında. en iyisi yine ikizkenar özelliklerini kullanıp çözmek.

Doğruluğundan emin olamadığım için en başta buraya koymadım arkadaşlara sordum kimseye yanlış gibi görünmeyince buraya da koydum. Ama hayalgücüm o çemberi çok istedi :D neyse kaldırdım :D

Gencler sagolun bombayi atip gitmisim gibi oldu resmen, cevap 85.mis. tesekkurler

bacakları hafif bükerek yatılır.

Havalar soğuk.
Yatma bence.

2.1 metreye kadar yatılır

Bu hesap senin de bir çizgi olduğun hesaplamalarda gecerlı olur tabi.

ama 1.83 rahat rahat yatar.

çok rahat yatılır ne diyon. araba arka koltuğunda, pikap kasasında, askerliğim boyunca 2 günde bir yattım, hatta bazen koğus kokuyor sıcak oluyor diye arabaya gitmişliğim var

pisagor'a göre yatmanız mümkün. çapraz olarak uzunluk 2.12132034356 m çıkıyor. sıkıntı olmaz. tabi ki bir kamyonet kasasında yatmayı tavsiye etmiyorum.

pisagor insanı çubuk olarak aldıysa yanılıyor olabilir. köşegen uzunluğu baz alınmamalı. insan genişliğinde ve boyunda bir dikdörtgeni hesaplamak lazım. işin matematiğine girmeye gerek yok, 1.83 uzun bi boy değil yatılır. hiç olmazsa ayaklar bükülür azıcık.

capste zaten sadece android OS için olanı aldım, onun bi alt sırasında Gmail var 354MB, bi altında Facebook 257MB, bi altında uTorrent 142MB ile yani. gerisi de hep 100MB altı. aradaki fark uçurum.

Android OS altında bi update olabilir dedim, bi sync, başka da bişey gelmedi aklıma. ikisini de kontrol ettim: sync kapalı, updateler de "sadece wifi üzerinden yap" olarak ayarlı. deliricem!

android sürümüm 5.0.1, telefon Nexus 4.

diğer programlar için olan veri kullanımı capsini de ekledim.

Torrent ne alaka tlf da. Belki onun bi dalı çok yiyen kısımda olamaz mı


Ya da ben mi uçuyorum.

@want2die, android OS için o seçenek yok lanet olsun ki, diğer hepsinde var bi Android OS'da yok işte. ya komple background datayı kapatıcam, ama onu da istemiyorum, whatsapp kullanıyorum çok fazla, acil durumlar olabiliyor, mesajlar gelmemezlik yapmasın yani. yazılım güncellemesi gelmedi uzun zamandır, kaç ay oluyor, zaten 5.0.1, şu anda da en güncel versiyonu.

@minik donut canavari, valla backuplar kapalı ya, zaten sevmediğim için hiç kullanmadığımı belirtmiştim.

@indescribable, torrent var telefonda, kullanabiliyosun, tavsiye de ederim :) ama yani ordaki kullanılan veriyi de söyledim, alakası yok :(

@minik donut canavari, öyle bi söyledin ki kendimden şüphe ettim :) tekrar kontrol ettim, kapalı gerçekten de.

"developer options" açıktı, bi onu kapatmak aklıma geldi. debug raporu falan gönderiyorsa artık, ne bileyim. kotamdan da toplamda 73MB kalmış anasını satayım. paket yenilenmesi 6 Nisan'da. beyler :(

google+ fotoğrafları yedeklemeye çalışıyor sürekli yeni sürümlerde. onu da kapamayı unutma.

Youtubeda veya baska sitelerde video izliyor musunuz?

Youtube uygulamaniz 5.0.1 ustunde kerneldeki mediaserver i calistirdigi icin bu uygulamanin harvadigi kota da android isletim sisteminde gozukur. Ayri kalemde gozukmez. Gozukse bile dusuk olur.

@argent dawn, google+ foto yedekleme de kapalı. bulutu hiç sevmiyorum kişisel veriler konusunda. o yüzden hiç kullanmıyorum böyle şeyleri. zaten ilk aklıma bunlar geldi ama kontrol ettim hepsi de kapalı, o yüzden açıklama da getiremiyorum :(

@joy luck club, youtube izliyorum, app.in veri kullanımı da düşük gözüküyor (~60MB). dediğin doğruysa olabilir. youtube izlemiyim bakalım veri kullanımında artış olacak mı yine.

interneti bilgisayarla falan paylaşıyor musunuz?

@dedim dedim de kime dedim, bu ay bir kere paylaştım sadece, o da iş bilgisayarımda, iş emaillerime bakmak içindi. baktım, 2 tanesine cevap yazdım ve kapattım. o kadar.

veri grafiğinde ise hemen hemen her gün kullanım gözüküyor istikrarlı bir şekilde. o gün o kadar veri harcanma olasılığı yok yani.

bana bir kere oldu da..paylaştım bir iki mail bakayım internette gezineyim dedim..meğerse steam torrent falan açıkmış..hopp güncelleştirmeler falan yapıldı filmler indi derken baktım internet paketi bitmiş..

evet internet paylaşımı sıkıntılı bir durum. bilgisayara güncelleme geldiyse otomatik olarak indirmeye başlıyor. ayrıca torrent açık ise çok hızlı bir upload trafiği oluyor ki(bende 500kb up-1.1mb down yapmıştı vodafone) kısa sürede ne kadar veri yiyebileceğini tahmin bile edemezsiniz.

Samsun'da karışmazlar. Arkadaşın yanlış söylemiş. Ordu'da da karışmazlar, trabzon ve rize hakkında yorum yapamayacağım.

Sinop'ta rahat edebilirsiniz.

Samsunda atakumda karismazlar ciftlikte belli laf atarlar.

Ordu rahat sinop rahat.

Rize trabzon iii iih..

Sinop'un oldukça aydın ve medeni olduğunu duymuştum. Trabzon ve Rize için bildiğim kadarıyla "aman" diyorum.

Samsun +1

trabzon ve rize'den uzak durun. insan değiller.

Samsun rahat denmis ama yazlik bolgeleri haric, sehir ve ilce merkezlerinde durum pek de rahat degil. Laf atilmasa bile bakislardan rahatsiz olur insan.

Ama Sinop bu konuda tam bir cennet.

Dogu Karadeniz illeri hakkinda yorum yapmaya gerek kalmamis zaten.

Rahat rahat gezmek icin Batum'u dusunebilirsiniz belki oralara kadar gitmisken.

Trabzonda eğer merkezde iseniz öyle laf atma şeklinde değil de milletin aç kurtlar bakışıyla muhatap olabilirsiniz. 7'sinden 70'ine, kadınından erkeğine. Eğer öyle mahalle aralarında, arasokaklarda ne olacağı belli değil.
Tabii şöyle durumlar da var: eksisozluk.com

Giresun ve Artvin de temizdi en son gittiğimde... Oradaki arkadaşlar daha güncel bilgi verebilir.

rize'ye bence erkek olarak bile gidilmemeli.

samsun atakumdan başla, sinop'a doğru gel. arada samsun'un ilçesi bafra var onu atla ama.

ordudan doğusundan da uzak dur.

Sinop kesin ve net.
Not: baba tarafim sinoplu

neyini açıklayamıyorsun onu anlamadım.
kız pakistan'a gitse yine mi mini giyecek.
pippa bacca'ya bile tecavüz edip öldürmüş bir milletiz.

turistlerin giydiği bol rahat şalvarımsı pantolonlardan alsın rahat rahat gezsin bence.

hopa (kesin bilgi)